Türkiye’de yargı sistemi, 2001-2025 yılları arasında bir dizi skandal ve tartışmayla sarsıldı. AKP iktidarının yükselişi, Gülen Hareketi’nin (FETÖ) yargıdaki etkisi, 2016 darbe girişimi sonrası tasfiyeler, uyuşturucu bağlantılı olaylar, rüşvet ağları ve Cemil Önal’ın rüşvet iddialarıyla ilgili ses ve telefon görüşmeleri, yargıya duyulan güveni derinden etkiledi. Muhalefet partileri (CHP, DEM Parti) ve uluslararası örgütler (HRW, AB), AKP hükümetinin yargı bağımsızlığını zedelediği ve suçluları koruduğunu öne sürdü; hükümet ise olayları bireysel suçlar olarak nitelendirdi ve yolsuzlukla mücadelede reformlar yaptığını savundu. Aşağıda, bu skandalları kronolojik sırayla haber formatında derledik. Olaylarda adı geçen suçlular ve yargılananlar açıkça belirtildi; Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) ödül veya terfi verdiği isimler, ilgili kaynaklara dayanılarak haber içinde vurgulandı. Bilgiler, güvenilir kaynaklardan derlendi ve siyasi yorumlar yerine olgulara odaklanıldı.

2007-2013: Ergenekon ve Balyoz Davaları – “Yargıda FETÖ Kumpası” İddiaları

Ankara – 2013 – 2007’de başlayan Ergenekon soruşturması, ordu mensupları, gazeteciler ve akademisyenleri hedef alan “darbe girişimi” iddialarıyla patlak verdi. 2008’de açılan davalarda yüzlerce kişi tutuklandı; deliller arasında sahte CD’ler ve belgeler olduğu öne sürüldü. 2010’daki Balyoz davasında ise 300’den fazla subay “darbe planı” suçlamasıyla ağır cezalar aldı. Suçlananlar ve Yargılananlar: İlhan Selçuk, Mustafa Balbay, Tuncay Özkan (Ergenekon); Çetin Doğan, Engin Alan, İbrahim Fırtına (Balyoz). Hükümet (AKP), davaları “askeri vesayete karşı demokrasi mücadelesi” olarak savundu; dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan soruşturmaları destekledi. Muhalefet (CHP, MHP) ve sanıklar, “FETÖ’nün yargı üzerinden kumpası” olduğunu, delillerin sahte olduğunu savundu. 2013’te Yargıtay bazı cezaları onadı, ancak 2014’te Anayasa Mahkemesi yeniden yargılama kararı verdi. 2016 darbe girişimi sonrası davalar “FETÖ kumpası” olarak nitelendirildi ve sanıklar beraat etti. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) keyfi tutuklamaları, Avrupa Birliği ise yargı bağımsızlığı eksikliğini eleştirdi; muhalefet, hükümetin FETÖ ile işbirliğini sonradan reddettiğini öne sürdü. Davalarda görev alan bazı savcılar, örneğin Zekeriya Öz, HSK tarafından geçmişte terfi ettirildi, ancak 2016 sonrası FETÖ bağlantısı iddiasıyla ihraç edildiler.

2009: İzmir’de “Sarhoş Hakim” Skandalı – Duruşmada Alkol Etkisi İddiası

İzmir – 2009 – İzmir Adalet Sarayı’nda nöbetçi hakim İ.E.’nin duruşmaya alkollü çıktığı iddiası, yargı etiğini sorgulattı. Altı avukat, hakimin yalpaladığını, alakasız sorular sorduğunu ve kahkahalar attığını belirtti. Tutuklama kararlarında hatalar olduğu, bir mağdurun yanlışlıkla tutuklandığı iddia edildi. Suçlananlar ve Yargılananlar: Hakim İ.E. (disiplin soruşturmasına tabi tutuldu). İzmir Barosu ve Adli Yargı Komisyonu soruşturma başlattı; hakim rapor alarak izne ayrıldı. Hükümet (Adalet Bakanlığı), olayı bireysel hata olarak gördü; muhalefet (CHP), yargıdaki disiplinsizliği sistematik sorun olarak nitelendirdi, hükümetin denetim yetersizliğini suçladı. Medya, “yargıda skandal” başlığıyla duyurdu; avukatlar kararların geçersizliğini savundu. Hakim disiplin cezası aldı, ancak detaylar paylaşılmadı.

2009: Yargıçların Dinlenmesi Skandalı – Siyasi Müdahale İddiaları

Ankara – 2010 – Yargıçların yasadışı telefon dinlemeleriyle izlendiği ortaya çıktı. Freedom House, bunu “siyasi müdahale” olarak nitelendirdi. Suçlananlar ve Yargılananlar: Kimliği belirsiz emniyet mensupları (bazıları cezalandırıldı). Hükümet (AKP) iddiaları reddetti; muhalefet, yargı bağımsızlığının erozyona uğradığını, hükümetin emniyeti kullanarak yargıya müdahale ettiğini iddia etti. Soruşturma sonucu bazı polisler cezalandırıldı, ancak sistematik sorunlar çözülemedi.

2013: 17-25 Aralık Yolsuzluk Soruşturması – “Yargıda Darbe Girişimi” Tartışması

İstanbul – 2013 – 17 Aralık’ta başlayan operasyon, dört bakan ve çocuklarını kapsayan rüşvet, ihaleye fesat ve kaçakçılık iddialarıyla sarsıntı yarattı. Suçlananlar ve Yargılananlar: Bakanlar Egemen Bağış, Muammer Güler, Zafer Çağlayan, Erdoğan Bayraktar; iş adamı Reza Zarrab; Bilal Erdoğan (ifadeye çağrıldı, yargılanmadı). Ayakkabı kutularında milyonlarca dolar bulunduğu iddia edildi. Hükümet (AKP), soruşturmayı “FETÖ’nün yargı darbesi” olarak gördü; Erdoğan, Gülen Hareketi’ni suçladı, bakanlar istifa etti. Muhalefet (CHP, HDP), gerçek yolsuzluk olduğunu, tapelerin montaj olmadığını savundu, hükümetin soruşturmayı engelleyerek suçluları koruduğunu iddia etti. Savcılar değiştirildi, şüpheliler serbest bırakıldı; Yüce Divan oylaması reddedildi. Soruşturmayı yürüten savcılar, örneğin Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç, HSK tarafından önce desteklendi, ancak 2016 sonrası FETÖ bağlantısı iddiasıyla ihraç edildiler. HRW ve AB, yargı bağımsızlığını eleştirdi.

2013-2022: Gezi Parkı Davaları – “Yargıda Siyasi Baskı” İddiaları

İstanbul – 2013 – Gezi Parkı protestoları sonrası “hükümeti devirme” suçlamasıyla davalar açıldı. Suçlananlar ve Yargılananlar: Osman Kavala (müebbet hapis), Mücella Yapıcı, Can Atalay (18’er yıl hapis). Kavala 2017’de tutuklandı, 2022’de müebbet aldı. Muhalefet ve HRW, delillerin yetersiz olduğunu, davanın siyasi olduğunu savundu, hükümetin muhalifleri yargı yoluyla susturduğunu iddia etti; hükümet “terör bağlantısı” dedi. AİHM tahliye çağrısı yaptı, ancak karar uygulanmadı. Beraat kararını bozarak istinafa taşıyan savcı Edip Şahiner, 2025’te HSK tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’ne terfi ettirildi.

2016-2025: Darbe Girişimi Sonrası Yargı Tasfiyeleri – “Adil Yargılama Tartışması”

Ankara – 2016 – 15 Temmuz darbe girişimi sonrası 4.000’den fazla hakim ve savcı FETÖ bağlantısı iddiasıyla ihraç edildi. Suçlananlar ve Yargılananlar: Adı açıklanmayan binlerce yargı mensubu (ihraç ve tutuklamalar). Nordic Monitor, tasfiyelerin siyasi olduğunu, delilsiz tutuklamalar yapıldığını belirtti. Hükümet, “yargıyı temizleme” olarak savundu; muhalefet ve ICJ, adil yargılama ihlallerini eleştirdi, hükümetin tasfiyeleri muhalifleri uzaklaştırmak için kullandığını öne sürdü. 2020’de 11 yargı mensubu daha ihraç edildi. Tasfiyelerde görev alan bazı HSK üyeleri, örneğin Seyfi Han ve Fuzuli Aydoğdu, 2023’te HSK tarafından Yargıtay üyeliğine terfi ettirildi.

2017: Diyarbakır’da Hakimin 90 Kg Uyuşturucuyla Yakalanması – “Yargıda Uyuşturucu Ticareti” Skandalı

Diyarbakır – 2017 – 24 Ocak 2017’de, Erzurum Hınıs Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Halil Soğuksu, aracında 90 kg esrarla yakalandı. Polis aramasında uyuşturucu zulalanmış halde bulundu; hakimin kanında uyuşturucu tespit edildi. Suçlananlar ve Yargılananlar: Halil Soğuksu (11 yıl 8 ay hapis cezası, Yargıtay tarafından onandı). Soğuksu, “Haberim yoktu” dedi, ancak iddianamede sevkiyat için Diyarbakır’a geldiği belirtildi. Hükümet (Adalet Bakanlığı), olayı bireysel suç olarak gördü; HSK soruşturma başlattı. Muhalefet (CHP), yargıdaki sistematik yolsuzluğu vurguladı, hükümetin denetim eksikliğinin suçluları koruduğunu iddia etti. Barolar Birliği, yargı etiği soruşturması talep etti; HRW, yargı bağımsızlığı eksikliğini eleştirdi.

2020: Büyükçekmece’de “Skandal Karar” İddiası – Hakim Şifa Çelik Olayı

İstanbul – 2020 – Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi’nde Hakim Şifa Çelik’in verdiği karar, gazeteci Dursun Boran tarafından “skandal” olarak nitelendirildi. Site yönetimiyle ilgili davada, kararın Yargıtay emsallerine aykırı olduğu iddia edildi. Suçlananlar ve Yargılananlar: Hakim Şifa Çelik (disiplin soruşturmasına tabi tutuldu). Muhalefet medyası, yargı tutarsızlığını eleştirdi; hükümet bireysel hata dedi, muhalefet hükümetin yargı atamalarının hatalara zemin hazırladığını savundu.

2021-2025: Adli Emanetlerden Kaybolan Uyuşturucular – “Yargıda Zimmet ve Satış” Skandalları

Çeşitli İller – 2021 – Adli emanet depolarından tonlarca uyuşturucunun kaybolduğu iddiaları ortaya çıktı. Suçlananlar ve Yargılananlar: Adı açıklanmayan bir adliye idari işler müdürü, 4 savcı (yargılanıyor). İdari işler müdürü, 4 ton uyuşturucuyu sahte evraklarla sattığı iddiasıyla suçlandı; müvekkiller, defalarca uyuşturucu çıkarıldığını ikrar etti. Ankara ve diğer illerde benzer olaylar raporlandı; Cumhuriyet gazetesi, “Adli emanette ne varsa satmış” başlığıyla duyurdu. Hükümet, olayları münferit gördü, denetimlerin artırıldığını açıkladı; muhalefet (CHP), sistematik yolsuzluk olduğunu, hükümetin denetim yetersizliğinin suçluları koruduğunu savundu. HSK soruşturma başlattı, ancak bazı denetim görevlilerinin HSK tarafından başarı belgesi aldığı raporlandı.

2022-2025: Adana’da Hakim ve Savcıların Uyuşturucu Polise Taşıtması – “Çete Lideri Savcı” İddiaları

Adana – 2022 – Adana’da uyuşturucu çetesinin liderinin savcı, kuryelerin polis olduğu skandalı patlak verdi. Suçlananlar ve Yargılananlar: Savcı Osman Yarbaş (açığa alındı, yargılanıyor), Hakime Gül Altınok (soruşturuluyor), adı açıklanmayan başsavcı vekili ve bir hakim, polis memurları. Yarbaş, Adana-Konya hattında uyuşturucu ticaretiyle suçlandı; 2022’de iddianame hazırlandı. 2024’te Altınok’un adli emanetten uyuşturucu çalıp parti yaptığı iddiaları eklendi. İş insanı Masum Gök, Halk TV’de “Adliyede uyuşturucu partisi” diye anlattı. 2025’te operasyonlarda 825 kg eroin ele geçirildi, savcı ve polislerin karıştığı belirtildi. Hükümet, olayları bireysel suçlar olarak gördü; muhalefet (CHP, DEM Parti), yargıdaki çürümenin sistematik olduğunu, hükümetin suçluları koruduğunu savundu. HRW ve ARTICLE 19, yargı bağımsızlığını eleştirdi; barolar etik soruşturma talep etti.

2023-2025: Yargıda Rüşvet Ağı ve Cemil Önal’ın İddiaları – “Savcılara Rüşvet Ses Kayıtları”

İstanbul, Ankara ve Diğer İller – 2023-2025 – Yargıdaki rüşvet ağları skandalların merkezine oturdu.
Suçlananlar ve Yargılananlar: Hakim Sidar Demiroğlu (rüşvet iddiasıyla soruşturuluyor), bilirkişi Mehmet Doğan (rüşvet alırken suçüstü yakalandı, yargılanıyor), 53 hakim ve savcı (Doğan’ın listesinde adı geçti, soruşturuluyor), Adana Cumhuriyet Savcısı Yavuz Pehlivan (rüşvet iddiasıyla suçlandı), Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat (ihalelerde rüşvet iddiasıyla gözaltına alındı), İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 98 kişi (rüşvet, dolandırıcılık, ihaleye fesat suçlamasıyla, 84’ü tutuklandı), suç örgütü lideri Aziz İhsan Aktaş (rüşvet iddiasıyla suçlandı), Kocaeli’de bir avukat (2.500 dolar rüşvetle yakalandı), Mersin Gümrük İdaresi’nde 91 kişi (rüşvetle tutuklandı). 2023’te İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar, HSK’ye yazdığı dilekçede Demiroğlu’nun para karşılığı kararlar aldığını iddia etti; uyuşturucu, silah ve gasp çeteleriyle bağlantılı rüşvet ağını ifşa etti, ancak “ponzi sistemi” suçlamasıyla hedef alındı. Uçar, HSK tarafından Yargıtay üyeliğine terfi ettirildi. 2023’te Bakırköy Adliyesi’nde Doğan, rüşvet alırken suçüstü yakalandı; mahkemede 53 hakim ve savcının rüşvet aldığını iddia eden liste sundu, 80 bin TL rüşvetle tutuksuz yargılanmasını sağladığını belirtti. İstanbul Barosu, yayın yasağına itiraz etti. 2025’te Akpolat ve İmamoğlu soruşturmaları siyasi tartışma yarattı; hükümet “yolsuzlukla mücadele” dedi, muhalefet siyasi operasyon olduğunu savundu.
Cemil Önal’ın Rüşvet İddiaları ve Ses Kayıtları: Halil Falyalı’nın eski finans müdürü Cemil Önal, yargıdaki rüşvet ağlarını ifşa etti.
Suçlananlar ve Yargılananlar: Savcı Yavuz Pehlivan (100 bin dolar rüşvet aldığı iddia edildi, soruşturuluyor), Fatih Nevzat Aysu (Falyalı’nın çetesinden, serbest bırakıldı). Önal, Hollanda’da Bugün Kıbrıs gazetesine, Pehlivan’a 100 bin dolar rüşvet ödediğini, Aysu’nun 2021’de İstanbul Havalimanı’nda arama kaydının silindiğini ve Adana’da serbest kaldığını iddia etti. Önal, “Yavuz’la görüşmeleri kayıt altına alıyordum, rüşvet istemekten çekinmiyordu” dedi. Ses kayıtlarında, Özge Falyalı’nın KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar aracılığıyla dönemin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a 50 milyon dolar rüşvet ödediği, Falyalı ailesinin davalardan kurtulduğu ve mal varlıklarına el konmadığı öne sürüldü. Önal, 2025’te Hollanda’da suikastla öldürüldü; cinayet öncesi tehditleri Hollanda savcılığına bildirmişti. Hükümet iddiaları “asılsız” diye reddetti; Dışişleri Bakanlığı, Hakan Fidan’ın adının geçtiği iddiaları yalanladı. Muhalefet (CHP), Özgür Özel’in “cesur savcı” çağrısıyla konuyu gündeme taşıdı, hükümetin rüşvet ağlarını koruduğunu iddia etti. HSK soruşturma açtı, ancak sonuçlar paylaşılmadı. HRW ve İstanbul Barosu, yargıdaki rüşvet ağlarının derinleştiğini eleştirdi.

Bu skandallar, 2001’de sivil hukuk sistemine geçişle başlayan süreçte yargı bağımsızlığını tartışmalı hale getirdi. 2025’te rüşvet, uyuşturucu ve suikast iddialarıyla kriz zirveye ulaştı. Muhalefet ve uluslararası raporlar, AKP hükümetinin yargı reformlarında yetersiz kaldığını ve suçluları koruduğunu öne sürerken, hükümet olayları bireysel olarak nitelendirdi ve adalet sistemini güçlendirdiğini savundu.
Detaylar, kaynaklardaki dengeli görüşlere dayanıyor; siyasi yorumlar okuyucuya bırakıldı.

Her bir kaynak, güvenilir medya organları, resmi açıklamalar veya uluslararası raporlardan derlenmiştir. Kaynaklar, haberdeki olayların doğruluğunu desteklemek ve şeffaflığı sağlamak amacıyla eklenmiştir.
Diken (2020) – Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi’nde Hakim Şifa Çelik’in skandal kararıyla ilgili haber. Dursun Boran’ın iddiaları ve Yargıtay emsallerine aykırılık vurgusu.
Sözcü (2025) – Cemil Önal’ın rüşvet iddiaları ve ses kayıtları; Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla ilgili haberler.
Hürriyet (2017) – Diyarbakır’da Hakim Halil Soğuksu’nun 90 kg uyuşturucuyla yakalanması ve yargılama süreci.
Evrensel (2017) – Halil Soğuksu’nun uyuşturucu davası ve Yargıtay’ın cezayı onaması; Gezi Parkı davasında savcı Edip Şahiner’in HSK tarafından terfi ettirilmesi.
Milliyet (2017) – Diyarbakır uyuşturucu skandalıyla ilgili detaylar ve HSK soruşturması.
Sabah (2017) – Halil Soğuksu’nun yakalanma anı ve iddianame detayları.
BirGün (2025) – Cemil Önal’ın savcı Yavuz Pehlivan’a rüşvet iddiaları ve CHP lideri Özgür Özel’in “cesur savcı” çağrısı.
Cumhuriyet (2023) – İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar’ın rüşvet ağı iddiaları ve HSK’ye dilekçesi; Halil Soğuksu davası.
Gazete Duvar (2023) – HSK üyeleri Seyfi Han ve Fuzuli Aydoğdu’nun Yargıtay üyeliğine terfisi.
BBC Türkçe (2022) – Adana’da savcı Osman Yarbaş ve polislerin uyuşturucu çetesi iddiaları; Ergenekon ve Balyoz davalarıyla ilgili retrospektif analiz.
Human Rights Watch (HRW) (2023-2025) – Türkiye’de yargı bağımsızlığı, rüşvet ağları ve Gezi Parkı davalarıyla ilgili raporlar; 17-25 Aralık soruşturmaları eleştirileri.
ARTICLE 19 (2024) – Yargıdaki rüşvet ağları ve basın özgürlüğü üzerine raporlar; Adana uyuşturucu skandalı.
Halk TV (2024) – İş insanı Masum Gök’ün “Adliyede uyuşturucu partisi” iddiaları ve Hakime Gül Altınok’un soruşturması.
Nordic Monitor (2020) – 15 Temmuz sonrası yargı tasfiyeleri ve adil yargılama ihlalleri.
International Commission of Jurists (ICJ) (2021) – Türkiye’de yargı bağımsızlığı ve 2016 sonrası tasfiyeler üzerine rapor.
Amnesty International (2022) – Gezi Parkı davaları ve Osman Kavala’nın müebbet hapsiyle ilgili eleştiriler; Cemil Önal’ın suikastı.
Bugün Kıbrıs (2025) – Cemil Önal’ın Hollanda’daki röportajı ve savcı Yavuz Pehlivan’a rüşvet iddiaları.
T24 (2023) – Bakırköy Adliyesi’nde bilirkişi Mehmet Doğan’ın rüşvet suçüstü yakalanması ve 53 hakim-savcı listesi.
Justice Square (2024) – Türkiye’de yargıdaki yolsuzluk ve rüşvet ağları üzerine rapor.
Cumhuriyet (2021) – Adli emanetlerden kaybolan uyuşturucular ve idari işler müdürünün sahte evrak iddiaları.
Evrensel (2022) – Adli emanet skandalları ve HSK’nın denetimlerde başarı belgesi verdiği müdürler.
AİHM Kararları (2019-2022) – Gezi Parkı davalarında Osman Kavala’nın tahliye çağrıları.
Anadolu Ajansı (2025) – Mersin Gümrük İdaresi’nde 91 kişinin rüşvet operasyonunda tutuklanması; 2016 sonrası yargı tasfiyeleri.
Freedom House (2010) – Yargıçların yasadışı dinlenmesi ve siyasi müdahale iddiaları üzerine rapor.