Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısının ardından, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) emekliye sevk edilen general ve amirallerin isimleri kamuoyuyla paylaşılırken, albayların emeklilik süreçlerindeki şeffaflık eksikliği bir kez daha tartışma konusu oldu. Bu yıl, 43 general ve amiralin emekli edildiği açıklanırken, albaylara ilişkin detaylar yalnızca tebligat yoluyla kendilerine bildiriliyor. Edindiğimiz bilgilere göre, 2025 YAŞ toplantısı sonrası Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 187, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 57 ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 51 olmak üzere toplam 295 albay, re’sen veya görev süresi uzatılmayarak emekliye sevk edildi.
Şeffaflık Neden Kaldırıldı?
2020 yılına kadar albayların emeklilik listeleri toplu olarak yayımlanırken, bu uygulama ani bir kararla sona erdi. Artık albaylar, emekli edildiklerini yalnızca kendilerine gönderilen tebligatla öğreniyor. Geçtiğimiz yıl, 400’den fazla albayın emekli edildiğine dair iddialar ortaya atıldığında, Milli Savunma Bakanlığı (MSB) bu iddiayı yalanlamış ve tebligat uygulamasını, “Emekli bildirimleri, personelin kişilik haklarını korumak maksadıyla sadece ‘kişiye özel’ yapılmaktadır” şeklinde savunmuştu.
Bu açıklama, beraberinde bir dizi soru işaretini getirdi. 2020 öncesinde albayların isim listelerinin yayımlanması, personelin kişilik haklarını ihlal etmiyorken, bu tarihten sonra neden böyle bir hassasiyet ortaya çıktı? Daha da önemlisi, general ve amirallerin emeklilik listeleri açıkça kamuoyuyla paylaşılırken, albaylara yönelik bu gizlilik politikasının gerekçesi ne? General ve amirallerin kişilik hakları göz ardı edilirken, albaylara özel bir koruma sağlanması çelişkili bir durum olarak değerlendiriliyor.
Rekor Kara Kuvvetleri’nde
Bu yılki YAŞ toplantısı sonrası emekli edilen albay sayılarında dikkat çeken bir detay, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki yüksek rakam. Toplam 295 albayın 187’si Kara Kuvvetleri’nden, 57’si Hava Kuvvetleri’nden ve 51’i Deniz Kuvvetleri’nden emekli edildi. Bu dağılım, özellikle Kara Kuvvetleri’nde rekor düzeyde bir emeklilik dalgası yaşandığını gösteriyor.
Şeffaflık ve Güven Sorunu Gündemde
Albay emekliliklerindeki bu gizlilik politikası, TSK içinde ve kamuoyunda güven tartışmalarını da beraberinde getiriyor. Şeffaf bir süreç yerine, tebligatla bilgilendirme yöntemi, kararların hangi kriterlere dayandığı konusunda spekülasyonlara yol açıyor. General ve amirallerin isim listelerinin yayımlanması, bu kararların kamuoyu denetimine açık olduğunu gösterirken, albaylara yönelik farklı bir uygulamanın gerekçesi yeterince açıklanmış değil.
YAŞ sonrası albay emekliliklerindeki bu gizlilik politikası, hem TSK içindeki personel hem de kamuoyu nezdinde soru işaretlerini artırıyor. Şeffaflık, kurumsal güvenin temel taşlarından biri olduğuna göre, bu uygulamanın yeniden gözden geçirilmesi gerektiği açıktır. Albayların “kişilik hakları” gerekçesi, general ve amiraller için neden geçerli değil? Bu çifte standart, TSK’nın şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleriyle ne kadar bağdaşmaktadır? Kamuoyu, bu sorulara net yanıtlar bekliyor.
Yorumlar kapalı.