Siyasetin en acıklı manzaralarından biriyle karşı karşıyayız. Kocaeli Büyükşehir’e aday olmuş, milletvekilliği yapmış, belediye başkanlığı koltuğunda oturan bir isim, işi gücü bırakıp genç bir iş kadınına sataşıyor. Fatma Kaplan Hürriyet herhalde Elif Sude Arslan’ı ciddi bir rakip görmüş olacak ki, siyaset sahnesinde kendine denk onlarca konuyu bir kenara bırakıp Skyfall’ın genç ve sevilen girişimcisine yönelik açıklamalar yapmayı tercih ediyor.

Şimdi sormak lazım: Koskoca belediye başkanı, yıllarca milletvekilliği yapmış birine yol yordam öğretmek bir genç kızımıza mı düştü? Bu mudur siyaset? Bu mudur devlet ciddiyeti? Vay halimize!

“Kamu malına çöktüler” diyerek ulu orta konuşmak hangi devrin dili? Bu ülkede mahkeme var, yargı var, kolluk kuvveti var. Eğer bir sorun varsa adres bellidir. Ama işin kolayına kaçıp hedef gösterilen bir genç kız üzerinden siyaset devşirmeye kalkmak, makamı küçültmekten başka bir şey değildir.

Bugün gençlerimizin iş dünyasında var olması, cesurca girişimlerde bulunması alkışlanacak bir durumdur. Hele ki iş ahlakıyla, emeğiyle, alın teriyle bir yere gelen bir genç kızımızı siyasetin polemik malzemesi haline getirmek, sadece ayıptır.

Millete hizmet makamında oturanların asli görevi; gençleri yüreklendirmek, önlerini açmak, destek olmaktır. Ama görüyoruz ki birilerini rakip görmeye başlayanlar, tehdit algısını gençlerimizin üzerinden kurmaya çalışıyor.

Oysa siyaset, makam kavgası değil; halka hizmet davasıdır. Eğer gerçekten kamu malı hakkında bir kaygınız varsa, bunun yeri mahkeme salonlarıdır, basın önünde gençlerin onuru üzerinden yürütülen tartışmalar değil.

Sözün özü, makamlar gelip geçici, gençler ise bu milletin geleceğidir. Ve unutulmamalıdır ki bir gün o gençler büyür, millet de kimin makamını yücelttiğini, kimin ise küçülttüğünü çok iyi hatırlar.