1. Haberler
  2. Akademik
  3. Yüksek Askerî Şûra Kararları Analizi

Yüksek Askerî Şûra Kararları Analizi

YAŞ’ın 4 asker, 8 sivil yapısı TSK’yı siyasileştirdi. Metin Gürak’ın emekliliği tasfiye, Selçuk Bayraktaroğlu’nun hızlı yükselişi ve Metin Tokel’in kıdemsiz ataması tartışma yarattı. FETÖ ile mücadele edenler emekli edilirken, şüpheli isimler görevde. Anayasa’nın 117 ve 137. maddelerine aykırılık, TSK’nın tarafsızlığını tehdit ediyor.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Genel Değerlendirme

YAŞ’ın yeni yapısı (4 asker, 8 sivil) ile siyasi bir organa dönüşmesi, TSK’nın tarafsızlığını zedelemektedir. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak’ın emekliye sevk edilmesi ve kıdemsiz isimlerin atanması, tasfiye ve liyakatsizlik iddialarını güçlendirmektedir.

Öne Çıkan Durumlar

  • Metin Gürak’ın Emekliliği: Kadrosuzluk gerekçesiyle tasfiye olarak yorumlanıyor.
  • Selçuk Bayraktaroğlu’nun Yükselişi: Hızlı terfiler şüphe uyandırıyor.
  • Metin Tokel’in Atanması: Kıdem sırasına aykırılık dikkat çekiyor.
  • Görev Uzatımları: Tatlıoğlu ve Kadıoğlu’nun durumu, diğer isimlerin tasfiyesini gündeme getiriyor.

Toplumsal Etkiler

Albaylar arasında emeklilik korkusu, subaylar arasında ise siyasi-tarikat bağlantılı terfi algısı yaygınlaşıyor. FETÖ ile mücadelede öne çıkan isimlerin emekli edilmesi, çelişkileri artırıyor.

Anayasal Sorunlar

  • Madde 117: Genelkurmay’ın komuta yapısındaki yeri, siyasi nüfusla risk altına giriyor.
  • Madde 137: İdari emirlerin kanuni çerçeveyi aşması mümkün hale geliyor.

TSK’nın siyasete bulaşması, milletin ordusunu zayıflatır. Atatürk’ün uyarısı, bu gidişatı durdurmak için rehber olmalıdır.

Yüksek Askerî Şûra (YAŞ) kararları, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) yapısını ve yönetimini derinden etkileyen bir döneme işaret etmektedir. Yeni yapısıyla (4 asker, 8 sivil) Şûra, askerî kimliğinden uzaklaşarak tamamen siyasi bir organa dönüşmüştür. Bu durum, TSK’nın geleneksel tarafsız yapısına gölge düşürmekte ve milletin ordusunun siyasete alet edilmesi tehlikesini beraberinde getirmektedir. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak’ın kadrosuzluk gerekçesiyle emekliye sevk edilmesi, tasfiye olarak yorumlanmakta; bu karar, kurum içi dengeleri sorgulanır hale getirmiştir. Öte yandan, 2016’da tümgeneral rütbesiyle Genelkurmay/MSB binasına giren Selçuk Bayraktaroğlu’nun, 2023’te Kara Kuvvetleri Komutanı (K.K.K.) olduktan iki yıl sonra Genelkurmay Başkanı olarak aynı binaya dönmesi, hızlı yükselişin ardındaki kriterleri tartışmalı kılmaktadır.

Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na, orgeneraller arasında kıdem sırasına göre en kıdemsiz isim olan Metin Tokel’in atanması, daha kıdemli orgenerallerin göz ardı edilmesiyle kamuoyunda soru işaretleri yaratmıştır. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu’nun görev sürelerinin uzatılması ise, görev bekleyen veya tasfiye edilen isimlerin kimliğini belirsiz bırakarak alt kademelerde rahatsızlık yaratmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki albaylar, “Acaba ben de emekli edilmiş olabilir miyim?” endişesiyle tebligat beklerken, terfi eden subaylar hakkında “Hangi siyasetçinin, tarikatın veya cemaatin desteğiyle terfi etti?” sorusu giderek yaygınlaşmaktadır. Bu algı, TSK’nın yetenek ilkesini zedelemektedir.

Daha da vahimi, generallik rütbesinin ilk yılında emekli edilen, FETÖ ile mücadelede kritik roller üstlenmiş isimler varken, doktora tezinde FETÖ’ye övgüler düzen, kod adı bilinen ve geçmişte vatansever emekli askerlere hukuksuz yasaklar getiren generallerin görevde kalmasıdır. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın üç ay önce yaptığı, “FETÖ’nün TSK içindeki deşifre edilememiş mensuplarının 15 Temmuz darbecilerinden daha fazla olduğu” uyarısı, bu çelişkileri daha da görünür kılmaktadır. Buna rağmen, 15 Temmuz’dan beri TSK personel işlemlerinden sorumlu MSB Personel Genel Müdürü’nün YAŞ kararlarında etkili bir rol oynaması, güven kaybını derinleştirmektedir.

TSK, hiçbir siyasi partinin veya hükümetin ordusu değildir; Türk milletinin birliğini temsil eden, yasalar çerçevesinde görev yapan milli bir kurumdur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Ordumuzun içinde bulunan cemiyet arkadaşlarımız politikada devam etmek istiyorlarsa, ordudan ayrılmalıdır ve cemiyetimizin halk içindeki teşkilatı arasına girmelidirler” sözü, ordunun siyasetten arındırılması gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır. Türk milletine yapılabilecek en büyük kötülük, milli ordusunu siyasete bulaştırmaktır. Bu bağlamda, YAŞ kararlarının Anayasa’ya aykırılıkları da dikkat çekicidir:

  • Anayasa Madde 117: Genelkurmay Başkanlığı’nın TSK’nın komuta yapısı içindeki yerini ve görevlerini düzenler. Siyasi nüfusun Şûra üzerindeki ağırlığı, bu maddeye ters düşebilir.
  • Anayasa Madde 137: İdarenin askerî kuvvetler üzerinde emir ve talimat verme yetkisi, ancak kanunla düzenlenmiş hallerde geçerlidir. YAŞ’ın mevcut yapısı, bu çerçeveyi aşma riski taşımaktadır.

Bu gelişmeler, TSK’nın milletin gözbebeği kimliğini korumasını zorlaştırmakta ve uzun vadede ulusal güvenliği tehdit edebilir.

Kaynak Haber:  https://x.com/Rafetkilic89/status/1953007976446378349

Yüksek Askerî Şûra Kararları Analizi
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Halk Meclisi Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin