Televizyonu açıyorsunuz…
Bir bakıyorsunuz, yine aynı senaryo:
Silahlar havada, karanlık otoparklarda yapılan bitmek bilmeyen hesaplaşmalar, “ağalık” gösterileri, paranın güce, gücün hukukun yerine geçtiği o yapay evren…
Sanki bu ülkenin gençliği bilimle büyümüyor da yeraltı dünyasında staj yapıyor.
Ağalık…
Hâlâ ağalık!
21. yüzyılda, uzay turizminin konuşulduğu çağda hâlâ feodal hikâyelerle zihinlerimizi meşgul eden bir ekran düzeni…
Bu ülkede hâlâ birileri çıkıp, “Gençler neden okumuyor?” diye soruyor.
Niye okusun?
Ekranda en çok alkış alan karakter hâlâ şiddetiyle, silahıyla, gösterişli masasıyla övülüyor.
Evet, mesele tam da burada başlıyor.
Biz kültürlü bir nesil istiyoruz.
Soru şu:
Kültürlü bir nesil, mafya dizilerinin fon müziğinde mi yetişir?
Bakın…
Bu toprakların yetiştirdiği bilim insanları var, fikir adamları var, kadın kahramanları var, emeğiyle gecesini gündüzüne katan işçileri var…
Ama televizyonda yok!
Yok çünkü reytingin matematiği, ülkenin geleceğinden daha kıymetli görülüyor.
Bir genç bilime yönelse, araştırsa, sorgulasa…
Anında “sıkıcı” bulunuyor.
Ama biri belini silaha uzattı mı, işte o “cool”.
Biz Türk’üz.
Bizim tarihimizde söz, önce aklın ve ahlakın üzerine kuruludur.
Atatürk, “Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller” derken,
kimseye kurşun sıkan, karanlıklarda dolaşan tiplerden bahsetmiyordu elbette.
Bahsettiği, kitapla büyüyen; bilimle ilerleyen; ülkesini geleceğe hazırlayan bir gençlikti.
Bugün Türk gençliğinin ihtiyacı ne biliyor musunuz?
Ne lüks arabalar…
Ne karanlık hesaplar…
Ne şatafat…
Gençliğin ihtiyacı:
Adalet
Bilim
Eğitim
Kültür
Umut
Ve en önemlisi: kimlik bilinci
Kültürsüz zenginlik bir gürültüdür.
Eğitimsiz güç bir tehdit,
Ahlâksız otorite bir çöküştür.
Ama eğitimli bir Türk gencinin gücü,
Bir milletin geleceğini aydınlatır.
Bugün televizyonlarda görmek istediğimiz şey,
gençlere “nasıl adam olunur”u değil,
“nasıl insan olunur”u öğreten yapımlardır.
Bir milletin kaderi, dizilerinin senaryosunda değil;
gençlerinin zihnindeki ışıkta yazılır.
Ve biz o ışığı yeniden çoğaltmak zorundayız…
Mafya dizilerinin gölgesinde değil,
bilimin aydınlığında büyüsün bu ülkenin çocukları.
Çünkü bu toprakların geleceği,
silahla belden aşağıya sıkılan bir kurşunda değil;
bir Türk gencinin elinde tuttuğu kitapta saklıdır.












Yorumlar kapalı.