Özgür YILMAZ

VATANSEVER BİR SAYIN SAVCI ÇIKAR, MASAK SORUŞTURMASI AÇAR, “KIRK KATIRMI KIRK SATIRMI?” DİYE SORARLARSA NE OLUR?

featured
#image_title
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

NELER YAŞANACAĞINI ANLATIYORUZ!

HAYRET VE İBRETLE OKUYUNUZ !

Değerli Arkadaşlarım,

Son bilgi Sayın Murat Ağırel;  “Turgut Altınok’un TOGO kuleleri sahibi Sinan Aygün’le ortak olduğu, Bahsetmediği mal varlığında Antalya’da 600 dairesi olduğu” nu açıkladı..

İki gün önce de Ankara Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş: “Turgut Altınok’un mal varlığını tam olarak açıklamadığı kanaatindeyim. Turgut Altınok’un 8 kardeşi var. Ailesi 9 çocuğun her birine bu kadar mal bıraktıysa tebrik ediyorum. Babamdan bana sadece 1 ahşap ev, bir de itibar zenginliği kaldı.” Demişti..

Mansur Yavaş’ı 40 yıldır tanırım Beyefendi bir kardeşimizdir. Bilgili kültürlü Ankaralı hemşerilerimizin Anlayacağını bilerek bu kadarını söylüyor..

Turgut Altınok’un babasının mal varlığı iddiaları eleştiri konusu olurken, hatırladığımız kadarıyla “1994 yılında Turgut Altınok Mali müşavirlik belgesi olmadığı hatta Lise mezunu bile olmadığı için Muhasebecide çalışırken Aday olmak istediği bilgisi” MHP Genel Merkezine gelmişti. 

O yıllarda Sn Alparslan Türkeş’in yanında veya yakınında olan biri olarak duyduklarımı söylüyorum. Doğrusu nedir araştırılsın ortaya çıkar..

Turgut Altınok, Sevimli, Sempatik ve konuşkan bir arkadaşımız olduğu için Sn Alparslan Türkeş elinden tuttu mitinglerde destekledi..

KIRK KATIRMI KIRK SATIRMI?

Değerli Arkadaşlarım, Bir gün Sayıştay ve Masak olaya el koyunca, Turgut Altınok’un neredeyse Ankara’nın onda birine denk bu çılgın serveti, “Babasından mı kalmış leylekler mi getirmiş” ortaya çıkar..

Nereden mi biliyoruz?

FETÖ kumpaslarında FETÖ’nün Has adamlarından Ramazan Akyürek tarafından hazırlanan şikayet üzerinden Masak’a intikal eden sorguyla ilgili ifademiz dahi alınmadan dava açılmış, geçmişte yaptığımız işlerle ilgili eskilerin tabiriyle “kendir çuvaldaki iplikler bile sayılmış” ve aylarca mahkeme huzurunda hiç hatırlamadığımız olaylar belgelerle önümüze konularak yargılanmıştık.

Kazandığı tüm servetini bir dikili ağacı kalmayana kadar harcamış son dükkanını satarak Bayrak yürüyüşlerinde katılan vatandaşlarımızın bindiği otobüslere vermiş dizüstü bilgisayarından ve kitaplarından başka hiç bir şeyi kalmamış birinin veremeyecek hesabı olabilir miydi?

Masak sorgulayınca oluyor..

Nitekim 25 yıl önce kaybettiğim Rahmetli eşimin ve benim 30-35 yıl önceki PTT’den yaptığımız havalelere kadar, vergi, algı banka hesapları vd ne varsa Klasörlerle önümüze konuldu gece gündüz çabalayıp kuruş kuruş doğru hesap vererek uğraşmamız gerekti…

Sonuçta Antalya’da 40 yıl önce hesap açtığımız Antalya Şekerbank bankası hesap kartlarından bilgisayar sistemine dönerken bizim teminat mektubu hesap bakiyesi 500 DM=213 Euroyu hesaba geçmeyi unuttuğu ortaya çıktı. 

Mahkemeden istirham ederek bir resmi yazı gönderttim. 

Hakkınızda 19 Kumpas davası açılır mahkeme mahkeme hücre hücre dolaşır gazetelerde Tv’lerde hakkınızda sayısız iftira kampanyası sürerken etrafınızda sadece çok yakın dostlarınız kalıyor. Onlarda sadece üzülüyorlar. 

Sanırım Hakim halime baktı acıdı ve ilgi yazıyı hızla bankaya gönderdi. 

Bu yazıdan aldığım güçle 2009 yılında Antalya Şekerbank şubesinin eski kartlarını bulması için 20 gün kapısının önünde bekledim.

Banka memurlarından önce bankanın kapısında bekliyordum. Bir iki defa “Bizde böyle bir kayıt yok” diye yazacaklardı halime bakıp üzüldüler vaz geçtiler.  

Sonuçta merhametli bir iki memur konuyla ilgilendi ve eski bir Banka görevlisi bulundu ve Hesap Kartları -Yüce Tanrı’nın yardımıyla- bir Apartmanın deposunda unutulmuş vaziyette çuvalların içinden çıktı. 

Hatta bulduğumuz apartmanın görevlisi “Geçen ay arayan soran olmayınca yakacaktım, bazı telaşeler oldu, son anda vaz geçtim.” Dedi. 

Kıl payıyla hesap kartları bulunmuş ve mahkemeye intikal etmişti..

Banka Mahkemeye yazıyı gönderip örneğini verdiğinde istem dışı olarak gözlerimden yaşlar süzülüyordu. 

213 Euro gibi Teminat mektubu bakiyesi olarak 80’li yıllarda bankada unuttuğum -yaptığım devasa işlere göre çok önemsiz – bir paranın kayıtları ortaya çıkmış, sebebiyle hayat boyu “Kara para aklama” gibi mali suç damgası ile anılmaktan kurtulmuştum.. 

Kart dökümleri mahkemeye resmi yazı ile bildirildi yoksa 7 yıl hapis cezası alacaktım!

Ankara 3 Asliye Ceza Mahkemesinde Masak soruşturmasıyla açılan 2009/57 Esas davadan 29 Haziran 2010 günü 2010/493 karar ile beraat ettik.

Rahmetli Dedem M.Ali Bey 60 yıl hukukla iştigal etmiş bir aile büyüğümüz olarak “Oğlum Adaletin kağnısı bazen yavaş yürür ancak bu seni aldatmasın işlerini her zaman doğru dürüst ve hukuka uygun yap” derdi.

Bizde büyük sözü dinlendiği için yürüttüğümüz devasa işlerin geliri neticesinde yürüttüğümüz, gazete, dergi, dernek, Bayrak yürüyüşü ve diğer Sosyal, kültürel faaliyetler sebebiyle cebimizden harcadığımız büyük meblağlardaki paraları kazanırken elimize geçenlerin kuruş kuruş hesabını tutarak hareket ettik.

Vatan yolunda bile harcasak kör kuruşun hesabını dürüstçe tuttuk. 

Tüyü bitmedik yetimlerin, Kuyrukta titreyerek beklerken canını veren emeklinin haklarını çalmadık üzerimize geçirmedik..

Böyle bir Masak sorgusu herkese çıkabilir!!

Her vatandaşımıza edindiği servetle veya harcadığı paralarla ilgili “Kırk Katır mı, Kırk Satır mı?” diye sorulabilir!

Bizi Kumpas ile yargılayanlar bir başkasını da şikayet konusu olduğu için veya gerçek vatansever bir Sayın Savcının ”şu malların veya paraların aslı neymiş bir araştırılsın “ düşüncesiyle açacağı soruşturma sonucu Hazineye irad olarak kaydedilebilir..

Bizden söylemesi..

TANER ÜNAL

VATANSEVER BİR SAYIN SAVCI ÇIKAR, MASAK SORUŞTURMASI AÇAR, “KIRK KATIRMI KIRK SATIRMI?” DİYE SORARLARSA NE OLUR?

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Halk Meclisi Platformu ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!